Okul görüşmesi yapmak
diye birşey var özel eğitimde... Aylardır ayda 8 seans çalışıp, ilerlediğiniz
öğrencinin ;okul durumunu görüşmek için öğle arasında gidersiniz okuluna..
Vaktiniz varsa konuşmak istiyorum hocam dersiniz, 1 saat öğle arası olduğunu bildiğiniz
halde. Hadi konuşalım bi 5 dk vaktim var der. Tüm yaptıklarınızı anlatmaya
çalışırsınız o sürede. Tek beklentiniz destektir, iş birliğidir. Öğretmen ben bu kadar bile ilerleyeceğini
sanmazdım, çok memnunum öğrenciden der. Sanki mevzu bahis onun da öğrencisi
değildir de, sadece sizin sorumluluğunuzdadır. İlgiyi biraz arttırmayı, en
azından beceri derslerinde aktif katılım sağlanmasını istediğinizi söylersiniz
haddiniz olmayarak, sadece ayda 8 seans alıyorum, sizse 120 saat dersiniz..
Alınan cevap: "valla benim bu öğrenciye ayırdığım zaman toplasan 15 dkdır.
Zaten ayırıyorum diyen yalan söyler. 26 öğrencim var benim" dir. Şaşar kalırsınız...
İstanbul şartlarında 26 öğrenci!!!! Keşke öğretmenlerimizin pek çoğu asıl
öğretmenlik becerilerinin ne olduğunu unutmasa! Bireysel farklılıkların
olmadığı, tüm öğrencilerin fabrika imalatı gibi aynı olduklarını sanmasalar!!
Ayrıca tezattır ki; sınıfta daha iyi olan bir öğrenciye üst sınıf derslerinin çalışmalarını yaptıracak zamanı da var bu öğretmenin, enerjisi de!!! Aynı öğretmen yani!!
Ayrıca tezattır ki; sınıfta daha iyi olan bir öğrenciye üst sınıf derslerinin çalışmalarını yaptıracak zamanı da var bu öğretmenin, enerjisi de!!! Aynı öğretmen yani!!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder